GİRESUN TİCARET BORSASI


ÜYE BAŞARI HİKAYELERİ

Fındık Giresun için Hayattır, Yaşam Kaynağıdır

-Halis Bey bize kendinizden biraz bahseder misiniz?

- 1972 yılında Giresun’da doğdum. İlkokul, ortaokul ve liseyi Giresun’da bitirdim. Giresun Ticaret Meslek Lisesi mezunuyum. Ticaret hayatına babamın yanında 12 yaşındayken başladık. Babamızla beraber yaklaşık 8-10 yıl çalıştıktan sonra 1997 yılından itibaren Halis Fındık adında şahıs firması olarak ticaretime devam ettim. 2004 yılında başlayan devletin teşvikleri ile yine 2004 yılında Özkaya Gıda şirketimizi kurduk. Şirketimizin ilk ortaklarında birisi eşimdi. Aile şirketi idi burası. Daha sonra ilerleyen dönemlerde şirketlerin bireyselleşmesi ile şirketimin ortak sayısını bire düşürdüm ve şu anda ticari faaliyetlerimize bu şekilde devam etmekteyiz. Fındık ticaretine kabuklu fındık alım-satımı yaparak başladım. Ardından işlenmiş fındık ve mamulleri üretimini yapmaya başladım ve ÖZKAYA GIDA TURİZM ELEKTRONİK SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ. olarak halen devam etmekteyim Evliyim 2 çocuk babasıyım.1 kızım ve 1 oğlum var, şu an ikisi de üniversite de okumakta. Amacımız onları en iyi şekilde okutmak ve geleceğe hazırlamak. Türkiye’de vatanımıza hayırlı birer evlat olarak yetiştirmek.

- Teşviklerden bahsettiniz, hangi teşvikler kapsamında idi yararlandıklarınız?

- 2004 yılında devletin başlattığı ve 8 yıl süren SSK indirimleri teşvikleri vardı. Bu indirimlerden faydalandığımız için şirketimizi kurduk ve o dönemde şirket bünyesinde 7-8 kişiye iş imkânı verdik. Bu teşvikin 8 yıl sürmesi, firmamızın büyümesine, fındık alanında ileri faaliyetlere atılmamıza ve şirketimizin büyümesine çok büyük katkısı olmuştur.

- Halis Bey yurt dışında faaliyetleriniz var mı?

- Yaklaşık 5-6 yıl önce bir yurtdışı seyahatine gitmiştik o zamanki Giresun Valimiz Dursun Ali ŞAHİN’le birlikte. Bu seyahatimizde Essen’de Giresun günleri düzenlemişti, oraya gitmiştik. Oradaki iş adamları ile konuşmalarımız üzerine yurtdışına heves saldık o tarihlerde. Yurtdışında nasıl işyeri kurulur ve açılır araştırmalara başladık. Bu araştırma 1 yıl kadar sürdü. Bu araştırmanın sonunda 2014 yılında açmış olduğumuz firmamız Hamburg kentinde yaklaşık 4-5 yıldır faaliyette. Çalışmalarımız iyi gidiyor. İlk yıl çok güzel satışlarımız oldu. İkinci yıl fındık fiyatının çok yükselmesinden dolayı bazı sorunlar ve sıkıntılar yaşadık. Çok fazla satışımız gerçekleşmedi ama son iki yıldır fiyatların oturması ile bizim de alanımız açıldı ve çok şükür iyi gidiyor şu anda.

- Şu andaki tesisinizde kavurma mı var sadece?

- Daha önce sadece kavurma üzerine entegre idi, ancak 2018 yılı içerisinde KOSGEB destekleri ile beraber fabrikamıza yaklaşık 300 bin TL lik bir yatırım gerçekleştirdik. Bu yatırım çerçevesinde kişiye özel fındık üretimi, kabuklu fındık kırmayı ilave ettik tesisimize. Kendi firmamızda kendi tesisimizde kendi fındığımızı kırarak, daha kaliteli ürün, özürlü ürün oranını azaltma, fındıkta limonlaşmayı yok etme gibi düşüncelerle beraber, daha kaliteli fındığı müşterilerimize tedarik etmeye çalışacağız.
- Firmanız adına geleceğe yönelik hedefleriniz nelerdir? Hangi alanlarda büyümeyi ve yatırım yapmayı planlıyorsunuz?

- Firmamızın geleceğe yönelik hedefleri çok büyük. Öncelikle biz fındık alanında kimsenin yapmadığı veya kimsenin üretmediği ürünleri üretmenin peşimde koşuyoruz. Dolayısıyla fındık alanında kaybolmaya yüz tutmuş ürünler var insanların zaman içerisinde kötü üretimden dolayı yeme alışkanlığını kaybettiği ürünleri tekrar hayata döndürerek piyasaya kazandırmak amacımız. Öncelikle fındık krokanı, tuzlu iç fındık, tuzlu çıtalama fındık gibi ürünleri tekrar biz yaşama döndürdük ve bunları insanlara sevdirdik ve bunlarla ilgili çok büyük potansiyel aldık. Ayrıca ileriye yönelik hedeflerimiz arasında şirketimizin marka değerini yükseltmek, Giresun’da, çevre bölgelerde ve Avrupa’da bilinirliğini artırmak ve bilinen ilk 100 marka içerisinde kendimize yer bulmak da var.

- Şu andaki fındık sektörünü genel manada nasıl değerlendiriyorsunuz?

- Fındık sektörü zorlu bir süreçten geçiyor. Sürecin başındaki sebeplerden bir tanesi, piyasanın spekülasyonlara çok açık olması. Söylentilerle beraber fındık fiyatının aşağı ya da yukarı gitmesi gibi sıkıntılardan dolayı aşırı dalgalanmalar ürün fiyatlarını etkilemekte bu da sektör içerisinde çalışırken firmamızın kâr marjını sürekli aşağı ya da yukarı reel bir şekilde değiştirmektedir. Fındıkta sürekli hey oranda bir kazanç hiç kimse sergileyemez. Bizde zaten sergileyemediğimiz için yaşıyoruz bunu. Ama fındık sektöründe en doğru olan davranış şekli şudur; ertesi günü daha fazlasını kazanırım diye beklemektense günübirlik ticaretle alıp satmak her zaman için karlı bir yatırımdır. Özkaya Gıdanın bugün bu duruma gelmesinin en büyük nedenlerinden bir tanesi de ileriye yönelik çalışmalar içerisinde beklentiler içerisinde değil günübirlik ticaretin sürekli devam etmesidir. Günlük mal alıp satmasıdır yani.

-Fındığın ticaretini bir tarafa bırakırsak siz tarımsal boyutunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

- Ben hep şunu söylüyorum, fındık Giresun için hayattır, yaşam kaynağıdır. Bir insan için kan ne kadar önemliyse Bölgemiz içinde fındığın aynı önemde olduğunu düşünüyorum. Fındığın yaşamının şartlarını daha iyileştirmek, bahçeleri geliştirmek, bahçelerdeki olumsuzlukları yok etmek, göç eden şehrimizin insanlarını tekrar geriye çağırabilmek, bahçelerimizi yeniden modernize edebilmek, yeni iklim koşullarına göre yeni ürünler geliştirerek ürün çeşitliliğini artırmak, bence bunların hayata geçirilmesi lazım. Ve bir an önce de bu faaliyetlerimize başlamamız gerektiğine inanıyorum. Bununla ilgili Ticaret Borsasında yaptığımız bir çalışma var, bahsetmekte yarar görüyorum. Coğrafi işaretle alakalı çalışmalar var şu anda Fiskobirlik ile ortaklaşa götürdüğümüz paydaş bir kuruluş olarak. Bu benim hayalimdeki 12 yıllık bir proje. Benim dileğim ve temennim bunun bir an önce hayata geçirilerek ürünlerimize artı değer katması. Aslında paydaş olarak sadece bizim ürünlerimize değer katması değil olay, bu işin içerisinde 3 lü bir yapı var. Öncelikle köylümüz kazanacak, neden? Çünkü köylümüz gerçek manada organik fındık yaparsa coğrafi işaretle birlikte, ki ben köyden aldığım ürünü ben coğrafi işaret vurarak satacağım. Piyasada satılan ürünün değerinin üzerinde ürünler almış olacağım köylüden. Dolayısıyla burada köylümüz kazanacak, biz kazanacağız, bizden ürün alan kişilerde memnuniyet yaşayacak ve onlarda kazanacak. Gerçek kalitede gerçek Giresun fındığını tatmış olacaklar.

- İhracatın artırtılması ile ilgili yapılması gerekenler hakkında ne söyleyebilirsiniz?

- Devletin destekleri var bu konuda. Kira yardımları, reklam gibi. Bunların diğer firmalarca da bilinmesi araştırılması veya Devletin bu ekonomik yardımlarının firmalara bilgilendirilmesi lazım. Biz araştırmayı sevmeyen bir toplumuz aslında, o yüzden bireysel yada toplu bir şekilde bilgilendirilme yapılması ve ihracata teşvik etmesi devletin öncelikleri arasında olmalı.

- Devletin tarımsal anlamda destekleme konusunda neler yapması gerektiği ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

- Devlet önce; insanlara balık tutup vermek yerine, balık tutmasını öğretmeli. Yani devlet şu anda köylüye tutmuş hazır balık yedirmeye çalışıyor. Biz çiftçiye oltaya nasıl yem takılır, olta ne kadar uzağa atılır gibi pratik bilgileri öğretmeliyiz. Yani nasıl daha kaliteli fındık üretilebilir, nasıl fındıkta verim artışı sağlanabilir, Nasıl bahçelerimiz modernize edilebilir, bahçelerimiz -15 derecedeki iklim koşullarına olumsuz hava kuşağına nasıl dayandırabilir, gibi olayların çiftçilere eğitim verilmesi ve muhtarların bu konularda rehber edilerek köylümüze daha kolay ulaşılması olmalı bizim amacımız. Devletin yapması gereken budur aslında, çiftçiye para dağıtması değildir. Devlet çiftçiye para verecekse de, müstahsil makbuzu üzerinden vermesi lazım. Yani arazi büyüklüğüne göre değil ürettiği ürüne göre destekleme vermesi gerekir.

- Uluslararası piyasaya hâkim birisi olarak, Türkiye’nin fındık üzerindeki hakimiyeti hakkında gelecekte nasıl bir durum öngörüyorsunuz?

- Daha önceleri Türkiye’nin %80 lere kadar çıkan fındık üretimi, şu anda yanılmıyorsam % 62 lerin altına kadar düşmeye devam ediyor. Biz yavaş yavaş elimizdeki fındık potansiyelini kaybediyoruz. Bunun kaybedilmesinin en büyük sebeplerinden bir tanesi, fındık fiyatındaki aşırı dengesizlik. Bu diğer ülkelerde fındık ekimine teşvik ediyor insanları ve ben bizzat ben şahidim bu insanların pazarda mallarını sattığına. Ozaman yapmamız gereken nedir? Fındığı, aynen ABD’nin bademde uyguladığı gibi her yıl istikrarlı bir şekilde satmalıyız ve bu istikrarla birlikte fındıktaki Pazar payımız yine eskisi gibi %80 li rakamlara gelecektir. Cenabı Mevlam bu fındığın yaşam şartlarını ülkemize uygun kılmış. Allah’ın takdiri olmasa belki biz şu anda %62 li rakamları bile göremeyebiliriz. Çünkü diğer ülkelerde dikim alanlarında, Allah’ın verdiği bir hastalıkla beraber, işte kimisine sinekle kimisine böcekle fındık hasadının olmadığını görüyoruz. Aslında bu da bizim için ayrı bir lütuf ve bizim bunu iyi değerlendirmemiz gerekiyor.

- Giresun Ticaret Borsası’nı nerede görüyorsunuz? Gerçekleştirdiği projeler ve faaliyetler hakkında ne düşünüyorsunuz?

- Yıllar önce Giresun Ticaret Borsası sadece tescil yapan bir kuruluş konumundaydı. Bugün Ticaret Borsası, bulunduğu konum itibariyle olsun, işleyişi ile olsun, spot borsacılığa ön ayak olmaktadır. Buda Türkiye ‘de bugüne kadar tarım alanında yapılması gereken en önemli işlerden bir tanesidir. Yaklaşık 8-10 yıl kadar önce, Edirne ‘de buğday borsasını ziyaret etmiştim. O zaman o borsaya beyaz saray diyorlardı. Gerçekten muhteşem bir yerdi, Edirne civarına ve bölgesine büyük fayda sağlayan bir kuruluştu Borsa orada. Aynısının Giresun’da olması bizi fazlasıyla memnun ediyor. Giresun Ticaret Borsası, bildiğim kadarıyla Türkiye’deki borsalar arasında akreditasyon çerçevesinde en üst seviyelerde yer alan borsalardan bir tanesi işleyiş olarak. Hedefimizin yüksek olması gerek. Biz ilk defa bu dönem Ticaret Borsası’nın Meclisinde görev aldık. Hayalimiz olan düşünceler vardı. Coğrafi işaret gibi birçok alanda. Aklımızdakileri Ticaret Borsasının Meclisinde bulunduğumuz sürece gerçekleştirebilmek, bizden sonra gelecek insanlara yeni ufuklar açmak açısından bizim için çok önemli.

ALBÜM SAYFALARI